SUMMARY
Erzurumlu Mustafa Darîr, 14. yüzyilin en ünlü edipleri arasinda yer almaktadir. Onun ünü, Memluk Kipçakçasinin Oguzcalasmasindaki rolünden ve Sîretü’n-Nebî adli eserinden kaynaklanmaktadir. Darîr’in Sîretü’n-Nebî’si çesitli Arap siyercilerin eserlerinden istifade edilerek hazirlanan hem tercüme hem de telif bir eserdir. Manzum ve mensur karisik (büyük bir bölümü mensur) olarak kaleme alinan eser, alti ciltlik hacmiyle oldukça dikkat çekicidir. Eserin hacminin fazlaligi, esere söz varligi açisindan da büyük bir zenginlik kazandirmistir. Darîr, edebî yetenegi ve Türkçeye hâkimiyeti sayesinde Sîretü’n-Nebî’de çok çesitli bir kelime kadrosu kullanmistir. Eserde ayni kavram için birbirinden farkli kelimelerin tercih edildigi görülmüstür. Sade Türkçeyle yazilmis böylesi hacimli bir eserin söz varligi açisindan incelenmesi gerekmekteydi. Dolayisiyla biz de bu çalismada Sîretü’n-Nebî’nin ilk dört cildini taramak suretiyle Eski Anadolu Türkçesinin söz varligina katki yapmayi amaçladik. Bu hususta da Eski Anadolu Türkçesinin söz varligiyla ilgili en kapsamli sözlük olma özelligini hâlâ koruyan Taniklariyla Tarama Sözlügü’nü ölçüt aldik.