SUMMARY
Fatih Sultan Mehmet’in Istanbul’u fethetmesinden sonra Osmanli Devleti kudret ve güç kazandi. Bu kuvvetle beraber büyük bir dil de meydana geldi. Istanbul Türkçesinin temelini olusturan bu dil, bir imparatorluk diliydi.Makalemizde; Istanbul Türkçesinin tarihî serüveni göz önüne alinarak, Istanbul Türkçesinin temelini olusturan Istanbul agzi da incelenecektir. Istanbul Türkçesi ile ilgili örnekler yüzyil yüzyil seçilmeye çalisilmistir. 15. yüzyilda Fatih’in kendi siirlerinden ve Ahmet Pasa’dan; 16. yüzyilda Bakî ve Yahya Bey’den; 17. yüzyilda Nâbî’den; 18. yüzyilda Nedim ve Seyh Gâlib’ten; 19. yüzyilda Enderunlu Vâsif’tan; 20. yüzyilda ise Ziya Gökalp’ten parçalar alinarak Istanbul Türkçesinin güzelligi okuyucuya aktarilmaya çalisilacaktir. Makalemizin son kisimlarinda Istanbul agzina dayali Istanbul Türkçesini aksettiren eserlerden Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde ve 1790 yilinda Istanbul’da basilmis olan Viguier’in Elemens de la Langue Turque ‘Türk Dilinin Unsurlari’ adli kitabinda geçen metinlerden örnekler verilecektir. Makalemizin; son zamanlarda medyadaki yanlis kullanimlardan dolayi bozulmaya baslayan Istanbul Türkçesi ve Istanbul agzina dikkat çekecegi kanaatindeyiz.