ARTICLE
TITLE

Ebülfez Elçibeyin Yaklasimiyla Azerbaycan Ilminin Tarihi

SUMMARY

Çagimiz bilim çagidir. Bilimin her alaninda birçok arastirmalar yapilmakta, insanlar günden güne dogaya egemen olmaktadir. Bilimin önemini kavrayan uluslar, artik en basit gibi görünen sorunlari bile bilimsel yöntemlerle çözümleme yoluna gitmektedirler. 21. yüzyil, bilimsel ve akilci düsünme becerisine sahip, arastirmaci, sorgulayici, bilgiyi ezberleyen degil, bilgiye ulasabilen, teknolojiyi etkin ve verimli kullanabilen, kendisini yenileyen, insanligin ortak degerlerini sahiplenen, yaratici, üretken ve yasam boyu ögrenmeyi benimsemis bireyler istemektedir. Azerbaycan, eski ve tarihi kültürel miraslara sahiptir. Azerbaycan'daki en eski insan yerlesimleri Tas Devri'ne kadar uzanir, bu yerlesimin bulgularina Azih Magarasi'nda rastlanmistir ve Kuruçay kültürü adiyla taninir. Eski Tas Çagi ve Tunç Çagi ile ilgili kalintilara ise Tagilar, Damcili, Zar, Yatak-yeri adli yerlesim merkezlerinde yer alan magaralarda ve Leylatepe ile Saraytepe nekropollerinde ulasilmistir. Azerbaycan'da milattan önce dokuzuncu yüzyilda, ilk Iskit yerlesimleri basladi. Azerbaycan tarihinin, özellikle de ilim tarihinin en eski dönemleri yeterince bilinmese de, burada zengin bir ilmin hem de devam eden bir ilmin varligi kuskusuzdur. Farkli dillerde eser veren, farkli kültürlerin etkisini tasiyan Azerbaycan Türkleri, binlerce yillik tarihînde sayilamayacak kadar eser vermislerdir. Azerbaycan topraklarindaki ilk siyasi yapilarin, Iskitler Devleti’ne götürüldügü de düsününce, Azerbaycan'in en eski dönemlerden beri dünyanin kültür merkezlerinden biri olarak öne çikmaktadir. Bu gelenek ülkenin bütün tarihî boyunca devam ettirilmistir. Bu çalismamizda Ebülfez Elçibey ilmin önemini vurgulayarak Azerbaycan’in gelecegi için de ne anlama geldigini anlatmistir.

 Articles related